UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Avrupa Ligi ve UEFA Avrupa Konferans Ligi'nde, takımları yürek parçalayan bir Yarı Final ön elemesinden ve Final biletinden sadece bir maç ayırıyor. Bazı yarı finalistler, Avrupa kupası umutlarını canlı tutmak için geri dönüşler yapmaları gereken bu 2. Ayakta varını yoğunu vermek zorunda, bazı takımlar ise tek yapmaları gerekenin yenilgiden kaçınmak olduğunu biliyor. Ancak kesin olan şu ki, henüz hiçbir takımın Finaldeki yeri garanti değil ve geri çevirmesi imkansız bir skor çizgisi bulunmuyor. Dolayısıyla HER ŞEY mümkün! 

Kime bahis oynamanız gerektiğinden emin değil misiniz? O hâlde incelememizi okuyun ve bahislerinizi akıllıca oynayın! 

İçerik: 

1. UEFA Şampiyonlar Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Inter - Milan 
2. UEFA Şampiyonlar Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Manchester City - Real Madrid 
3. UEFA Avrupa Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Sevilla - Juventus 
4. UEFA Avrupa Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Bayer Leverkusen - Roma 
5. UEFA Avrupa Konferansı Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Basel - Fiorentina 
6. UEFA Avrupa Konferansı Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - AZ - West Ham 

UEFA Şampiyonlar Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Inter - Milan 

Inter için bundan daha mükemmel bir başlangıç olamazdı. UEFA Şampiyonlar Ligi Yarı Finali’nin 1. ayağında Nerazzurri sadece 11 dakika geçtikten sonra 2-0 öne geçmişti ve aslında daha da fazlası olabilirdi. Derby della Madonnina’dan bir hafta sonra, iki rakip sezonun 5. mücadelesi için tekrar karşı karşıya geldi ve Inter 1994-95 sezonundan bu yana ilk kez Milan'a karşı 3 derbi kazanmayı başardı. Sadece bir kez, 1973-74 sezonunda, bir sezonda 4 derbi kazanmışlardı; peki bunu burada tekrar başarabilecekler mi? Elbette Simone Inzaghi'nin oyuncuları berabere kalabilir, hatta (tek gol farkla) kaybedebilir ve yine de 6. Şampiyonlar Ligi Finali'ne katılmaya hak kazanabilir. Bu, 2010-11'den bu yana ilk kez oluyor ve bu, tesadüfen Şampiyonlar Ligi kupasını son kez kaldırdıkları zaman. Inter tüm turnuvalarda son 7 maçını da kazanarak müthiş bir form yakaladı; peki Milan intikamını alıp buna bir son verebilecek mi? 

Milan'ın formu Inter'inkinden çok farklı. Rossoneri tüm müsabakalarda oynadığı son 8 maçın sadece 2'sini kazanabildi (4 beraberlik, 2 mağlubiyet) ve bu form onları Serie A'nın İlk 4'ünden uzaklaştırdı. Tesadüfe bakın ki, son iki yenilgilerini biri Şampiyonlar Ligi 1. ayak maçında Inter'e karşı, diğeri de Serie A'da küme düşme tehlikesi yaşayan Spezia'ya karşı oynadıkları ve her ikisinin de 2-0'lık mağlubiyetle sonuçlandığı iki maçta aldılar. Form düşüşü daha kötü bir zamanda olamazdı ve bu da, Curva Sud taraftarlarının Spezia maçından sonra oyunculara motivasyon sağlamak amacıyla nasihat vermesiyle sonuçlandı. Ne de olsa sezonun en büyük maçı onları bekliyor ve Milan'ın bu derbi halsizliğini tersine çevirmesi gerekiyor: Sezonun ilk derbisini kazandılar, ancak sonraki üç derbiyi tek bir gol bile atamadan kaybettiler. 2006-07'den bu yana ilk Şampiyonlar Ligi Finali bu geri dönüşe bağlı ve geçmişte çok özel bazı geri dönüşler gördük. Peki Milan bunu başarabilecek mi? 

UEFA Şampiyonlar Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Manchester City - Real Madrid 

Bu bir galibiyet değildi ama Manchester City, Bernabéu deplasmanında alınan 1-1'lik beraberliğin ardından Etihad'a döndüğü için çok mutlu olacak. Kritik 2. Ayakta ev sahibi olma avantajıyla, Pep Guardiola'nın oyuncuları 2. Şampiyonlar Ligi Finaline ulaşıp bu kez kupayı kaldırabilecek mi? Öncelikli hedefleri, geçen sezon Yarı Finalde kendilerini maçın sonlarında eleyen Real Madrid'den intikam almak ve City'nin bu turnuvada kendi sahasındaki olağanüstü karnesi düşünüldüğünde, bu pekala mümkün olabilir: Man City kendi sahasında oynadığı son 25 Şampiyonlar Ligi maçında yenilmedi (23 galibiyet, 2 beraberlik) ve burada alacakları bir zafer, Finaldeki yerlerini garantileyecek. Daha da iyisi, Guardiola'nın oyuncuları Real Madrid'e karşı oynadıkları son 5 karşılaşmanın sadece 1'ini kaybetti ve sadece Etihad'da oynadıkları karşılaşmalarda City ASLA kaybetmedi (2 galibiyet, 2 beraberlik). Buna Real Madrid'e karşı kendi sahalarında oynadıkları son 2 maçı da kazanmaları dahil. Tek ihtiyaçları, bir maç daha kazanmak! 

Ancak Real Madrid’in de korkmayacağını söyleyebiliriz. Bir Şampiyonlar Ligi Yarı Finalinde bu rakibe karşı geri dönmenin nasıl bir şey olduğunu biliyorlar ve bu kez 2. Ayak, Madrid'den uzakta olacak olsa da los Blancos bu müsabakada uzman ve görünüşe göre her zaman bir yolunu buluyor. Diğerlerinin iki katı, toplamda 14 Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu ile Real Madrid’in gerçek bir Avrupa şeceresine sahip olduğu düşünülürse tüm baskı, zor olan ilk zaferini kovalamaya devam eden Man City'nin üzerinde olabilir. Los Merengues, Man City'nin sahasında hiç kazanamamış olabilir, ancak Carlo Ancelotti'nin oyuncuları İngiliz topraklarında zafer kazanmak için ne gerektiğini zaten biliyorlar, onları bu Yarı Finale hazırlayan önceki tekli eleme turlarında hem Anfield'da (Liverpool) hem de Stamford Bridge'de (Chelsea) kazandılar. Hem sahada hem de taç çizgisinde oyunun deneyimli isimlerinden biri olan Ancelotti, teknik direktör olarak 191. Şampiyonlar Ligi maçına çıkarak Sir Alex Ferguson'ı (190) geride bırakıp yeni bir rekora imza atacak. Ancak neyin daha önemli olduğunu biliyor: Real Madrid'i Finale götürecek bir zafer! 

UEFA Avrupa Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Sevilla - Juventus 

Sevilla, Juventus'un UEFA Avrupa Ligi Yarı Final 1. ayağında son anda eşitliği sağlayarak skoru 1-1'e getirmesiyle anlaşılabilir bir şekilde yıkılmış olacak, ancak Endülüs takımı bunun hâlâ olumlu bir sonuç olduğunu, özellikle de 2. ayakta ev sahibi olma avantajının kendilerini beklediğini kabul etmeli. Bir önceki turda Manchester United'ı bu şekilde elemişlerdi; deplasmandaki 1. Ayakta berabere kalmışlar ve Ramón Sánchez Pizjuán'daki atmosfer rahat bir 2. Ayak zaferi kazanmalarına yardımcı olmuştu. Bunu tekrar yaşamayı isteyeceklerdir! Stadyumları onları defalarca destekledi; Sevilla kendi sahasında oynadığı 2. Ayakta Avrupa Ligi tekli eleme aşamalarından hiç elenmedi (9 kez) ve daha da etkileyici bir şekilde kendi sahasında oynadığı son 27 Şampiyonlar Ligi maçının 24'ünü kazandı (2 beraberlik, 1 mağlubiyet). Sevilla'da yine görkemli bir gece olacak mı? 

Juventus'un 1. Ayak performansına göre, Torino takımının yapması gereken çok şey var. Massimiliano Allegri'nin oyuncuları geçen haftaki maçta üstünlük sağlayamadılar ama en azından toplam skorun eşitlenmesini sağlamak için son anda gol atabildikleri için minnettar olacaklar. Ancak Avrupa tekli eleme maçlarında İspanyol rakiplerine karşı oynadıkları son 17 deplasman maçında sadece 2 galibiyet alan (3 beraberlik,12 mağlubiyet, sadece 1 temiz puan cetveli) Juve bu talihsiz rekorun değişmesi gerektiğinin farkında. Ancak bu istatistik grup aşaması maçlarını içermiyor, bu nedenle Bianconeri'nin 2016'da UEFA Şampiyonlar Ligi'nde Sevilla'ya karşı deplasmanda kazandığını (3-1) ve bunun Finale giden yolun bir parçası olduğunu unutmamak gerekir. Bu kez Avrupa Ligi'nde Allegri’nin bir takımı hem Şampiyonlar Ligi hem de Avrupa Ligi Finali'ne götüren 5. teknik direktör olma şansı var. 

UEFA Avrupa Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Bayer Leverkusen - Roma 

Bayer Leverkusen için 1-0'lık 1. ayak yenilgisi, olabilecek en kötü şey olmayabilir. Her ne kadar Roma'ya karşı 4 maçtır galibiyet alamamış oldukları anlamına gelse de (2 beraberlik, 2 mağlubiyet), kendi sahalarında 2. Ayağı az farkla kaybettikleri bir maç, Xabi Alonso'nun oyuncularına hem bu skoru hem de bu istatistiği tersine çevirmek için motivasyon sağlayabilir. Kurtulunması gereken talihsiz bir istatistik daha var: Leverkusen son 11 Avrupa tekli eleme turunun sadece 1'inde 1. Ayağı kaybettikten sonra ilerleyebildi. Ancak bu örnek bu sezon şubat ayında Monaco'ya karşı oynanan Tekli Eleme Turu playoff'larında yaşandı. Alonso'nun oyuncuları, şu ana kadar oynadıkları 3 tekli eleme turunun 3’ünde de 2. Ayağı kazandı. Görünüşe göre en önemli maçlarda kazanıyorlar. Peki bir zamanlar Real Madrid'de Xabi Alonso'nun teknik direktörü şimdi ise taç çizgisindeki düşmanı José Mourinho'ya karşı farkı kapatmak için bunu tekrar yapabilecekler mi? 

Roma, tarihinde ilk kez arka arkaya Avrupa Finallerine katılma şansına sahip. Geçen sezon UEFA Avrupa Konferansı Ligi'nde şampiyon olduktan sonra Avrupa Ligi'ne katılmaya hak kazanan Roma, önümüzdeki ay Budapeşte'de düzenlenecek Final için Almanya'da bir maç daha oynayacak ve yine sonuna kadar gitmeye çok yakın. Her bağlamda, bu 2. ayak büyük bir maç, ancak Roma'nın Almanya'ya yaptığı ziyaretlerin nadiren başarıyla sonuçlandığını düşünürsek bu, daha da önemli: Giallorossi, Alman rakipleri ile karşılaşmak için buraya seyahat ettiği son 15 Avrupa maçından sadece 2'sini kazandı (1 beraberlik, 12 mağlubiyet). Ancak Stadio Olimpico'da alacakları galibiyetin önemini biliyorlar ki Roma'nın Avrupa'da oynadığı son 25 eleme karşılaşmasının 23'ünde 1. Ayağı kazanarak ilerleme kaydettiğini göz önünde bulundurduğumuzda, bu durum kanıtlanmış oluyor. Mourinho'nun oyuncuları çeteleye ekleme yapıp Finale ulaşabilecek mi? 

UEFA Avrupa Konferansı Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - Basel - Fiorentina 

Geçen hafta Basel için ne sonuçtu ama! Eski oyuncuları Arthur Cabral'ın golüyle 1-0 geriye düştükten sonra Heiko Vogel'in oyuncuları maçın sonlarına doğru işleri tersine çevirdi ve Zeki Amdouni'nin golüyle maçı 2-1 kazandılar. Bu, Amdouni'nin turnuvadaki 6. ve belki de en kritik golüydü çünkü artık RotBlau bir beraberliğin bile Avrupa Finaline ulaşan ilk İsviçre takımı olmaları için yeterli olduğunu bilerek evlerine dönebilirler. Bu yarışmaya tamamen öncelik verdikleri açık; ülkenin en başarılı 2. takımı (20 lig şampiyonluğu) İsviçre lig liderlerinin 26 puan gerisinde çünkü herkes Avrupa Konferans Ligi'nin zafer için büyük bir fırsat olduğunu biliyor. 

Bu, Fiorentina için felaket bir teslimiyet oldu; bu yarı finale favori olarak geldiler ve Basel'in geri dönüşü karşısında dağılmadan önce maça iyi başladılar. Arthur Cabral'ın golü onu turnuvanın şu anki en golcü oyuncusu yapabilir, ancak Viola bu durumu tersine çeviremezse mevcut gol sayısı 7'de kalabilir. Bu sezon üst üste 9 Avrupa Konferans Ligi maçını kazandıktan sonra Vincenzo Italiano'nun oyuncuları son 2 maçlarını da kaybetti ve şimdi turnuvadaki ilk hakimiyetlerinin sona ermesini önlemek için Basel'de gollere ihtiyaçları var. Neyse ki gol atmak onların uzmanlık alanı; şu ana kadar turnuvada attıkları 33 gol bir sonraki en iyiden (West Ham - 26) 7 ve Basel'den (23) 10 fazla. Elenmekten kurtulmak için bu gol atma formuna ihtiyaçları var! 

UEFA Avrupa Konferansı Ligi - Yarı Final – 2. Ayak - AZ - West Ham 

AZ, 1. Ayağa çok iyi başladı ve maçın bazı bölümlerinde olağanüstü bir deplasman galibiyeti alacak gibi görünüyordu. Sonunda 2-1 kaybetseler de bu 2. Ayakta kovalamak için hâlâ küçük bir fark var ve tıklım tıklım dolu AZ Stadyumu’nda ev sahibi avantajı ile Alkmaar tarafı henüz ümidini kaybetmiş değil. Ne de olsa bu sezonu Avrupa Konferans Kupası'nda İkinci Eleme Turundan Çeyrek Finallere kadar kendi sahalarında oynadıkları 8 maçın TAMAMINI kazandılar (25 gol) ve Pascal Jansen burada da bunu devam ettirebilmelerini umut ediyor. Hafta sonu oynadıkları Eredivisie maçında Emmen'i 5-1 yenerek bol bol gol atma pratiği yaptılar, bu yüzden takım bu geri dönmeyi denemeye çok hevesli diyebiliriz. 

West Ham güçlü bir zihniyetle 1. ayağını 2-1 kazanarak ev sahibi olmanın getirdiği baskıyla mücadele etti, ancak bu deplasman yolculuğunda yapılacak daha çok iş var. Ancak David Moyes'in oyuncularına vurgulayacağı bir şey var ki o da turnuvadaki mükemmele yakın performanslarını sürdürdükleri takdirde kesinlikle iyi olacakları. Şu ana kadar 13 maçın hiçbirinde yenilmeyen Hammers'ın bu maçlardan sadece birini kazanamaması (12 galibiyet, 1 beraberlik) %100'lük bir rekora ulaşmalarını engelliyor, ancak rehavete kapılmamaları gerekiyor. Moyes bu maçın kendilerini Avrupa Finalinden ayıran tek maç olduğunu ve en zorlu sınavları olduğunu bilecek. Üst üste bir Yarı Final kaybetmek (geçen yıl , Avrupa Ligi ) istemeyecekler; gözlerini Finale diktiler!